BİZ YANLIŞ YAZMADIK, YANLIŞI YAZDIK
BİZ YANLIŞ YAZMADIK, YANLIŞI YAZDIK !
Muğla..
Yüzlerce kere en az üç yıldan beri bıkmadan yazdık.
Muğla..
Hiç bu kadar yakın olmamıştı iktidara.
Hele Bodrum. Taş üstüne taş konmayan Bodrum.
Kazanamadık….!
AK Parti bir tek Muğla’da mı kaybetti?
Hayır.
22 nci yılında iyi bir mağlubiyet elde etti.
▪︎▪︎
CHP bunca işbilmezliğe rağmen yine nasıl kazandı?
Efendim emekli kaybettirdi.
Hayat pahalılığı bezdirdi.
Tamam hepsi doğru.
Payları yok mu,var.
Var da..
Seçilenler Belediye başkanı değil mi? Milletvekili mi?
Bunları yapacak olan makam Meclis. Seçilen Belediye başkanı.
Efendim her yerde kaybettik. Muğlayı hiç almamıştık ki zaten…
Evet almamıştık..
Yine almadık.
Aday doğruydu.
Teşkilat tam tekmildi.
Herşey mükemmeldi.
Çok çok çok çalıştık.
Kabahat ne adayda, ne teşkilatta…
Keşke böyle diyebilse idik.
Anladık.
Diyemediniz; kabahat Reis’te…
Demek istenen aslında bu..
Çok duyacağız bunu.
▪︎▪︎
Bakalım;
AK Parti ve Cumhurbaşkanı’na oy vermediğini söyleyen Aydın Ayaydın aday yapıldı.
Hele Bodrum, hele Bodrum..
Son saniyeye kadar gelmem de gelmem diyen Mehmet Tosun, allanıp pullandı, taaa Cumhurbaşkanımıza kadar götürülerek ZORLA aday yaptırıldı.
Ya Fethiye?
Onlarca AK Parti aday adayının olduğu, Muğla’nın çeker gücü Fethiye, MHP ‘ ye bırakıldı. Bu da yetmedi, MHP ye, AK Parti aday adayı, aday yapıldı.
Ya Milas’a ne demeli?
Aday adayı olan tarım il müdürü, Milas için kılını bile kıpırdatmadı. Aynı aday adayı, Ayaydın’ın dizinin dibinden de ayrılmadı. Milas’ta ne il vardı, ne ilçe, ne Bakan vardı, ne teşkilat. Milas’ın kaybetmesi için nicelerinin dualar ettiğini bilmeyen kalmadı.
▪︎▪︎
Peki.
Seçimi biz çok çalıştık da, buna rağmen mi kaybettik?
Elbette hayır.
Beş koca yıl yan gelip yattı bizimkiler.
İlçe başkanları kendilerini ulaşılmaz, hatta ulaşılması dahi teklif edilemez hale getirdiler.
122 köyü olan Milas’ta, AK Parti 24 ncü Dönem Adıyaman, 25 ve 26 ncı Dönem İstanbul Milletvekili, DEMBİR-DER Genel Başkanımız Mehmet Metiner ile karış karış gezdik. Sabah saat 7 de Bodrum’dan kalkıp, taa Milas’a gittik. Her Allah’ın günü. Bazen bölük pörçük hale getirilenTeşkilat ile birlikte, bazen de Mehmet Metiner’in kendi ekibi ile. Aynı zamanda özellikle Doğu Kökenli Milas’lıların ayaklarına gittik. Tek tek köylere gittik. Bir daha gittik. Bir daha gittik.
Ne oldu biliyor musunuz?
Köylüler sanki sözleşmişcesine hep aynı şeyleri dile getirdiler.
-Buraya en son beş sene önce Mehmet Yavuz Demir geldi. Gece gündüz telefonum açık dedi. Seçildi gitti. Bir daha yüzünü gören olmadı.
- Buraya ilçe Başkanı bir,iki kere geldi. Şunları, Şunları yapacağız dedi. Söz verdi gitti. Ne yapan oldu, ne de gelen. İlçe Başkanı bir daha telefonlara bile bakmadı.. Şimdi hangi yüzle geldiniz diye yüzlerce sitem.
-Biz il başkanı Gültekin Akça’yı köyümüzde hiç görmedik.
-Biz Milletvekili Kadem Mete’yi, Yakup Otgöz’ü hiç görmedik..
-Biz Yelda Erol’u hiç köyümüzde görmedik..
İlçe Başkanını görmekten mahrum köylülerin, Milletvekili görmesi mümkün mü?
Telefonlara bakmadılar..
Verdikleri sözleri tutmadılar. Kimsenin halini hatrını sormadılar. Gitmediler. Anlatmadılar…
Seçime 2 ay kala sahaya çıkıyoruz haydi bismillah..
Alırsın alırsın.
▪︎▪︎
5 yıldan beri yazdım.. Rahmetli Erbakan Hocamız seçim galibiyeti aldığımız gün, yarın sabah seçim olacakmış gibi canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Derdi.
Hani nerde?
Millet yanıldı, millet hata etti, millet millet millet. Urfa kaybedildi, Adıyaman gitti, Muğla mı gitmeyecek?
Ne güzel…
Bahane o kadar çok ki. İki suçlu var ; hizmet istemeyen millet, bir de Reis.
Yok mirim yok.
▪︎▪︎
Anlatalım o halde;
30 yıldan beri Recep Tayyip Erdoğan’ın en yakınında yer almış, Recep Tayyip Erdoğan davasını ölümüne savunan, makam, mevki, görev, talimat beklemeden sahaya inen Mehmet Metiner’e bile mobbing uyguladılar. AK Parti Muğla İl SKM başkanı olan Miraç Çin, utanmadan, sıkılmadan bütün ilçelerin SKM’lerine “MEHMET METİNER’E PROGRAM YAPTIRMAYIN” diye talimat mesajı gönderdi. Bu hadsizliğe bile seçim vakti ” sırf ZARAR VERİYORSUN” demesinler diye sineye çekmek zorunda kaldık. Durdurabildiler mi? Elbette hayır. Onlar kim ki Mehmet Metiner’i durdurabilirler? Son güne kadar canla başla çalışmaya devam etmesine güçleri asla yetmedi.
▪︎▪︎
Yazdıklarımıza ambargo koydular. Tek tek aradılar. Yatağan Belediye Başkanı Mustafa Toksöz dahi nasıl oluyor da Cemal Demirtaş’ın yazısını beğeniyorsun diye arandı. Teşkilat içinde görev alanlara resmen BEĞENİ yasağı kondu. Yazılarımızı WhatsApp grubunda paylaşanlara bizzat AK Parti il başkanı tarafından FIRÇA atıldı. İçeriğine hiç bakmadılar. Bir kere olsun hatamızı düzeltelim demediler. Biz yanlış yazmadık, yanlışı yazdık. Hoşlarına gitmedi.
▪︎▪︎
Sahada, bir ilçe Başkanı, İl başkanı, hatta SKM başkanı olanlardan daha fazla çalışan, mücadele eden, cebinden miktarı belirsiz paralar harcayan, malesef bir elin iki parmağını geçmeyecek kadar az kalmış REİS sevdalısı, AK Parti neferi Kamu Personelimize alenen TEHDİT ettiler. Git işini yap, neden sahadasın, çalışma yapma diye aba altından sopa gösterdiler.
Bir kurumun başında dimdik duran amirimize, Cumhurbaşkanımıza oy dahi vermediğini söyleyen aday, aday olamayan, olamadığı için çılgına dönen, ilçesindeki Adayımızım kaybetmesi için gece gündüz çalışan, buna rağmen seçime iki gün kala eski görevi ile taltif ettirilen aday adayı dahi Kurum Müdürümüze tehdit etti. Hadsizlik diz boyu diz…
▪︎▪︎
Milas’a bir tek Bakan sokmadılar. Mevcut Milletvekilleri Milas’a bir kaç kere ya geldi, ya gelemedi.
Gelenler ne mi yaptı?
AK Parti ilçe binasına gelerek, alenen tehdit eden aday adayının evine koşa koşa ziyarete gittiler.
Ya düşünsenize ; Büyükşehir belediye başkan adayı ilçe Başkanının telefonunu engelliyorsa, Büyükşehir Belediye Başkan adayı ilçe belediye başkan adayına şu kişileri meclis adayı yapacaksın diye talimat veriyorsa, il başkanı birinci sıraya şu kişiyi yazmazsan onaylamam diyorsa…
Peki seçime kime karşı girmiş oluyorsunuz?
20 şubata kadar Milas Belediye Başkan Adayı Rüştü Yiğitkaya değiştirilecek diye korku saldılar. Ne adayda, ne teşkilatta zerre motivasyon bırakmadılar.
Bunlar yaşandı.. Binde birini anlattığımı lütfen unutmayın emi?
▪︎▪︎
Biliyor musunuz Ey AK Partililer?
Bu seçimde Bodrum’da AK yoktu.
AK Parti’nin bir tek bayrağı yoktu.
Recep Tayyip Erdoğan’ın bir tek resmi yoktu.
Hepsi bir yana; Cumhur İttifakı yoktu..
Adına ne dediler biliyor musunuz ; Cumhur İttifakı bir yana, BÜYÜK BODRUM İTTİFAKI dediler.
Davul-zurna eşliğinde, rakı masaları dizip, zil zurna sarhoş toplantıları yaptılar. Mehter Marşı çaldırıp RABİA işareti yaptırdılar. Niye böyle deyince o çok bilmişler ” Burası Bodrum” diye utanmadan sıkılmadan savunma yaptılar. Bodrumda seçime ne AK Parti girdi, ne MHP, ne de Cumhur İttifakı. Bodrumda seçime ithal edilen Mehmet Tosun girdi. Ha, Cumhur İttifakı da Mehmet Tosunun yanında yer aldı.
Sonuç mu?
Eski İlçe Başkanı konuyu gayet açık bir şekilde dillendirmiş zaten;
27 Milyon TL harcadık, 6 Milyon TL de borç var.. Peki sonuç;
Mehmet Tosun 2019 da %34 oy almış. AK Parti %16.
Şimdi?
Tosun %31
33 Milyon TL harcayıp Tosun kendi oyunu bile alamamış. Peki AK Partinin %16 sı nerede?
İnek mi içti, dağa mı kaçtı ne oldu?
Bodrum’da bir tek programa ne ilk İl Başkanı Yavuz Ercan, ne 2019 daki Adayımız Op.Dr. Tahir Ateş davet edilmedi. Kendileri bizzat haber verin demelerine rağmen bir kere bile haber etmediler.
Say say nereye kadar..
Hezimet üstüne hezimet…
▪︎▪︎
AK Parti ders almak zorunda.
Dersi önce teşkilatlarından başlayarak vermeli.
AK Parti önce başka partilerin içindekilerden medet ummayı kesmeli. Bizim doktorumuz, elin profesoründen iyidir demesini bilmeli.
Artık ne varsa avukatlarda var hatasından dönülmeli. Yerel siyasette bu avukat furyasının Partiye hiçbir şey kazandıramayacağı gerçeği görülmeli.
Bugüne kadar her kademede görev yapanlara plaket, şilt… Ne verilecekse verilip, yepyeni bir teşkilat kurulmalı.
Milletvekillerinin ZİNHAR Teşkilata ayar çekmelerine müsaade edilmemeli..
Özelikle son seçimle de anlaşıldığı üzere, AK Parti’ye şu veya bu şekilde küsen, darılan, giden, kovulan.. . Kim varsa bölgesel olarak kurulacak özel heyetlerle gönülleri alınmalı.
Uyuşuk, bencil, egoist, millete tepeden bakan her kim olursa olsun kenara çekilmeli.
Muhalefet yarından tezi yok koşar adım erken seçim diyecek. Ufukta neyin ne olacağı asla belli olmaz.
Eğer AK Parti daha seçime 5 yıl var diyerek hatalar zincirini örmeye devam ederse, vay halimize. Bir dahaki seçime girecek teşkilat bile bulamayız.
İster dinleyin, isterseniz kaale almayın.
İğneyi şöyle dibine kadar kendimize batırmadan kendimize gelmemiz imkansızdır.
Kefeni belinde gezen Recep Tayyip Erdoğan’a bu kadar yanlış yapmaya kimsenin hakkı yoktur Vesselam.
SöylerimGeçerim
Etiketler:
ak parti »
cemal demirtaş »
muğla »
recep tayyip erdoğan