Son Dakika
REKTÖR KAÇAR: “ÖĞRENCİLERE SORUŞTURMA AÇMADIK, SÜRECE İDEOJOLİK OLARAK BAKMIYORUM”
DATÇA’DA ÖĞRETMENLERE SORUŞTURMA AÇILMASI
ULA BOĞA GÜREŞİ DERNEĞİNDEN EĞİTİME DESTEK
MSKÜ Turgut Reis İDA, Teknofest Yarışmasında Finale Kaldı
Robotik ve Kodlama Eğitimleri Başladı
MSKÜ Öğrencileri TEKNOFEST 2024’te Finale Kaldı
TANI KİTİ TUTMADI,
VER COŞKUYU AYAYDIN’A
Kırmızımtrak komünist oluyor mu bilmiyorum.
İlla renkler devreye girecekse, turkuaz İslamcılık, flu muhafazakarlık asla olmaz diyenlerdenim.
Siyaset için de aynı şey geçerlidir. Güne göre siyaset ilke siyaseti değildir. Taşıdığınız değerleri zamana, mekana, kişiye göre belirliyorsanız, omurga kısmında hata var demektir.
▪︎▪︎
Seçimler bitti gitti. Kaybettik.
İsmi ortaya atıldığı ilk günden bu yana, Aydın Ayaydın’ın AK Parti Muğla Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığına hep muhalefet ettim.
Bunun iki ana sebebi vardı;
1- Aydın Ayaydın’ın AK Parti’li olmaması, Cumhurbaşkanımıza ve AK Parti’ye oy vermediğini açıkça beyan etmiş olması,
2- Muğla’lı olmaması…
İkinciye birçokları başka misaller vererek çürütmeye çalıştı.
Efendim Kadem Mete Rizeli.
Kadem Mete Rize’li doğru. Ama Kadem Mete 22 yıldan beri AK Parti’li. Kadem Mete Milletvekili. Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu mu? Pekala 2019 seçimlerinde aday da olabilirdi değil mi? Kaldı ki bunu, potansiyel olarak ilçe ve İl başkanlarının Belediye Başkan adayı olma geleneği ile de yapabilirdi..
Manisa’lı Selçuk Özdağ Muğla Milletvekili.
Muğla Yalım Erez’i bile milletvekili yaptı.
Yerel seçim başka..
AK Parti içinde bu görevi pekala yapabilecek yüzlerce insan var dedik.
Seçim öncesi itirazlarım hep bu ana sebepler üzerine idi.
Seçim bitti gitti.
Biz demiştik demedik.
Hatalar silsilesini alenen yazdık. Öyle görünüyor ki yazmaya da devam edeceğiz.
▪︎▪︎
AK Parti ve davası ile uzaktan yakından alakası olmayan birkaç zatı muhterem, son günlerde bizi kalemşör yapmış.
Beni aldı bi gülmek. Bunu yazan, yazdığını okumadan kalemşörlük yaptığını unutuvermiş.
Demek ki ricalar !! devreye girmiş. Tamam. Geçim kapısıdır diyelim. Lakin kalemşörlükle suçlayacaksanız, kalemşörlük yapmadan suçlayın, eleştirin. Pardon öyle bir beceriniz olduğunu unuttum birden.. Neyse.
Gelelim arzu hali arz etmeye ;
Bu kalemşörler ismen Mehmet Metiner’i hedef yaptılar. Bizi de yereldeki kalemşör 🙂
Bi daha aldı bizi gülmek:)
Diyor ki bu çok bilmiş üstadın biri ;
“Mehmet Metiner’in Sayın Aydın Ayaydın konusunda ortaya attığı spekülasyonlar bir kere AKP lideri Sayın Erdoğan’a karşı büyük bir saygısızlıktır…
Yazanın AK Parti ile uzaktan yakından alakası olmadığını zaten cümle içinde bulabilirsiniz ; AKP lideri.. AK Parti ile hiçbir görüşün örtüşmemiş, Sayın Erdoğan diyecek kadar, Cumhurbaşkanımız diyemeyecek kadar rengin ortada, ama yoldaşı namı hesabına AK Parti’ye müdahil olma çabası.
Pardon? Ne spekülasyonu?
Mehmet Metiner ne zaman Ayaydın ile polemiğe girmiş ki? Metiner’in sözlerinin hangisinde spekülasyon var?
Mehmet Metiner en başta şunu belirtti ;
Muğla mikro Milliyetçiliği son derece yüksek bir yerdir. AK Parti ve Muğla dışından birinin aday olmasını kabul etmez. Ancak Reisimiz adayım bu derse canla başla çalışırız..
Dedi.
Bunu dün değil, taa Ocak ayında söyledi.
Seçim süreci boyunca da gittiği her yerde hiç ayrım yapmadan, bir oy İlçe adayına, bir oy Ayaydın’a diyerek çalışma yaptı.
Talimatla yazı yazma huyu olanlar görmemiş, duymamış olabilir. Normaldir. Sorsaydınız be kuzim.
Ismarlama yazı yazarsanız bu kadar olur. Geçim kapısı işte.
Mehmet Metiner AK Parti’nin tam üç dönem milletvekilliğini yapmış bir insan. Milletvekili olayım, şu, bu olayım diye bir gayesi de yok, gayreti de. Niye olmadım diye gidenlerden de olmadı. İlk günkü duruşu ne ise bugünkü duruşu da o. Üç beş talimatlı sözde’ler dedi diye de küsecek, tırsacak biri asla değil. Aktif siyaseti taa 2019 dan beri her defasında dile getiren biri. Mehmet Metiner Muğla Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmak isteyen biri de değil. Eğer böyle olsa idi, bu talimatla kalem oynatan zevatın dediğine hak verirdim. Eleştirisi her zaman AK Partililik ve dava üzerinden olan birini, utanmadan sıkılmadan AK Parti tarafından istenmiyor gibi bir ahlaksız fikri piyasaya sürmeye çalışanların, AK Parti için mi yoksa sıradan bir ilin adayının ikbali için mi kalem oynattıklarını sormak gerekir. Elbette o “isimleri bende var” diyenler de dahil hiç kimse Metiner’in AK Parti tarafından istenmediğini ispat etmeye yürekleri yetmez. Seçim dönemi Miraç Çin’in sağa sola attığı mesajlar baz alınıyorsa, sizin daha kırk fırın ekmek yemeniz lazım.
▪︎▪︎
Çok şükür bu kalem oynatıcılar AK Parti içinden birileri değil. Belli ki, seküler yaşam müdavimleri.. Seviniyoruz tabi.
“Benim olduğum yerde yaşam tarzına müdahele olmaz” demek, bırakın Muğla’yı, bütün AK Parti’yi, bütün AK Parti Belediyelerine yapılan en büyük hakarettir. Ne demek benim olduğum yerde? Senin olmadığın yerde kimin yaşam hakkına müdahele edilmiş deyin hele?
Seküler yaşananlardan kim rahatsız oluyor? Hiç kimse..
Yazarken talimatla değil, bilinçli yazmak en önemlisi.
Evet, Aydın Ayaydın’ın yaşam tarzı bizi ilgilendirmiyor. Nasıl yaşadığından kime ne? Lakin Ayaydın bu partinin adayı olduğu an itibariyle herkesi ilgilendiriyor.
Mehmet Metiner’in sıfatlarına sahip olmadıkları gibi, hayatları boyunca olamayacak olanlar çenelerine, kalemlerine kuvvet kendisini çekiştiriyorlar.
Mehmet Metiner eski AK Parti milletvekili. Bu onuru tam üç dönem yaşamış biri. 15 Temmuz gecesi herkes evinde perdenin arkasına saklanıp, telefonları kapattığı anda, meydana herkesten evvel çıkmış olan biri. Nerden ve ne şekilde alındığı meçhul bir titlesi olmasına gerek olmayan da biri
Aydın Ayaydın’ın Muğla’da ne işi var demeyi hadsizlik olarak gören kalem oynatıcıları, Mehmet Metiner’in Muğla’da ne işi var deme hadsizliğini yapabiliyor.
Mehmet Metiner Aydın Ayaydın için hiçbir zaman Muğla’da ne işi var demedi ki. Oturduğunuz yerden talimatla yazı yazdığınız zaman gülünç bari olmasanız keşke.
Mehmet Metiner Aydın Ayaydın’ın AK Parti’de ne işi var dedi deseniz eyvallah diyeceğiz de. Diyemezler…
Mehmet Metiner’i bir de kalkıp Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a saygısızlık olarak bile görme gafleti.
Kaçıncı kere alacak beni gülmek.:)
AK Partili olmayanlar, Aydın Ayaydın’ı neden savunur ki???
Aydın Ayaydın’ı dağlar kadar büyütüp, Recep Tayyip Erdoğan’dan bile daha fazla oy aldı demek kime saygısızlık? Kimin haddine bu cümle? Oturduğunuz yerden, zerre kadar AK Parti ile, davası ile ilginiz olmayacak, ama Efkan Ala gidecek, Erkan Kandemir gidecek diyecek kadar saygısızlığı yapacaksınız, Aydın Ayaydın mevzu olunca “bi dakika” diyeceksiniz.
Renk işte..
Ayaydın öyle Cumhurbaşkanımızdan daha fazla oy falan almadı. Bir kere bunu o beyninize iyice bi zerk edin.
Şimdi size ana sınıfına giden çocuğa anlatır gibi anlatayım;
2019 seçimlerinde Cumhurbaşkanımızın almış olduğu oy %33.46
Aldığı oy sayısı, sıkı durun;
232.111
Secmen sayısı; 806.290
Gelelim 31 Mart Seçimlerine.
Seçmen sayısı ; 814.986
Ayaydın ; %32.69
Aldığı oy sayısı ; 207.744
Bu kenarda dursun.
Şimdi pelesenk edilen ne?
2019 da alınan oyları artırdı..
Hımmm.
Gülmek geldi birden yine 🙂
2019 da Adayımız Mehmet Nil Hıdır idi.
Aldığı oy ; % 28.42
Oy sayısı; 171.621.
Seçmen sayısı; 726.497
31 Martta seçmen sayısı kaçtı ; 814.986
Aradaki fark ; 88.489
Yani ; %12.5 a yakın seçmen artmış.
Nil Hıdır ; %28.42
Oy sayısı ; 171.621
Ayaydın ; %32.69
Oy sayısı ; 207.744
Fark ; % 4.27
Oy sayısı ; 36.123
Peki.
Olması gereken ?
Seçmen sayısındaki artışı hiçbir işleme tabi tutmadan uygulayın; sonuç %31.97 dir.
Haaa.
Doğru.
%32.69 büyüktür %31.97 ‘den. %0.72 fazla almış yüzde olarak.
Bravo ya.
Yani sadece %0.72 lik bir fark için değermi bu kadar sallamaya?
Anlamadıysanız bi daha anlatırım merak etmeyin yani.
Metiner’i tribüne oynamakla itham eden bu kalem oynatıcıların, bu ithamı hangi gerekçe ile söylediklerini de beyan etmeleri gerekirdi. Siyasetten çekildim, ölünceye kadar Reisimin yanında bir nefer olmaya yemin ettim diyen birini tanımanızı tavsiye ederim.
Sonra, Cumhurbaşkanımız sanki Mehmet Metiner’in söylemlerinden rahatsızmış gibi, O’nu dışlamış gibi, istemiyormuş gibi hususi fal bakmanızın mantığı ne?
Cumhurbaşkanımızın bizzat talimatı ile çalışan biri. Birileri gibi de zırt-pırt Cumhurbaşkanımız ile poz verme meraklısı asla değil. Cumhurbaşkanımız eğer Metiner’in söylemlerinden rahatsız olsa idi, Kendisi aramasa dahi, yanındaki Danışman, Özel Kalem, İletişim veya başka bir şekilde ” Metiner’e söyle..” pekala derdi. Der de. Diyebilir de.
Metiner bunca yükün altındaki Cumhurbaşkanımız ile görüşmek için kimseyi de aracı yapmaz. Gerek gördüğünde Cumhurbaşkanımızın pekala kendisini, istediği zaman ulaşabileceğini bilecek kadar da edep-adap bilen biridir. Lütfen kibir deryaları ile, çakarlı korumalar ile dolaşanlarla kıyaslamaya kalkmayın.
▪︎▪︎
Yine bu KİT’çi duayen! Ayaydın’ı aramış da, Ayaydın ;
Ağzı olan konuşuyor.
Haberim var.
Tayyip Bey (ÜSLUP aynen bu) aday olmamı istedi ve çıkarılan engellere rağmen!! en iyi şekilde yaptığıma inanıyorum.
Elvan Hanım için referans olmam asla söz konusu olamaz. Yeni istekleri olursa şeref duyarım. Dinleniyorum. Herkes kadar Muğla ile ilgileniyorum..
Zahmet etmiş..
Tayyip Bey dediği Mehmet Metiner’in Reisim dediği. Tayyip Bey dediği Bizim Cumhurbaşkanımız.
Tayyip Bey dediği AK Parti Genel Başkanı.
Onu da “CHP ve Kürt Kökenli seçmenden oy alır” düşüncesi ile aday yapan kişi.
Yeni isteği olursa…
Aldı bir kere daha beni gülmek. Tayyip Bey ver bi görev..
Köşesinde öylece oturup dinleniyor öyle mi?
Yani bürokratları değiştirmeye kalkmıyor yani?
Bürokratlara ayağını denk al yoksa… demiyor yani?
Yenilmemin sebebi diye en sadık arkadaşları ile oturup rapor da hazırlamadı yani?
Yapmayın efendiler Yapmayın..
Hadi demeyecektim ama demem lazım artık;
Mehmet Metiner, Muğla Ayaydın üçlemesi ile ilgili yazı yazanlar arasındaki biri ile konuşuruz ara ara. Seçim zamanı da konuştuk. O benim Ayaydın muhalefetimi, Ben de onun Ayaydın sevgisini bilerek konuştuk.
Dedi ki bir gün ; Üstadım seçim zamanı girdi, Parti bizim, aday bizim. Sayın Ayaydın ile konuşuyoruz devamlı. İtersen seni Sayın Ayaydın ile görüştüreyim. Dedi. Ben kendisine ; Bizim siyaseten itirazımız olabilir, lakin husumetimiz asla olmaz, yaşça büyüktür. Ne zaman isterse evim belli, buyrun konuşuruz dedim. Öyle kaldı.
Aynı şikayet o vakitler çok sevdiğim, hakikaten de saygı duyduğum birinden de geldi. Aydın Hoca yazılardan rahatsız. Ben kendisine Cemal Demirtaş ile görüşelim dedim. Kendisi; tabii ki, biz herkesle konuşuruz, fikirlerimizi anlatırız dedi dedi. Aynı şeyi ona da dedim; Evim belli. Bizim fakirhaneye gelir, hem çayımızı içer, hem de dinleme fırsatımız olur dedim.
Ne oldu biliyor musunuz?
Bilmiyorsunuz tabi. Ben de söylemiyorum zaten…
▪︎▪︎
Gazetecilik çok başka bir şey.
Pandemi döneminde bu köktenlaikler ortaya bi yalan atmıştı.
Çin, Türkiye’ye yolladığı tanı kitlerinin güya parasını almamış, sizin paranızı M Kemal ödedi diye..
O zaman da almıştı beni bi gülmek 🙂
Aha, bir de ne göreyim; Bu kalem oynatıcılardan biri bunu haber yapmıştı. Hatırladığım kadarı ile tanı kitleri konusunda M Kemal’e söz edeni engellerim gibi bir şeydi. Ben de kendi sayfamda SON DAKİKA
Çinden gelen Kit’lerin “ÜCRETİNİ ATATÜRK ÖDEDİ” diyenlere Atatürk’ten cevap gecikmedi ; Lan oğlum öldüm diyorum. Şeklinde.
Tabi duayen abimiz bizi hemen engelledi.
Çok da tınladık hani.
Demem o ki; Daha dün parasını son kuruşuna kadar nakden ödediğimiz tanı kitlerini, kendi özel kitlelerine yaranmak için ortaya atanlardan anca bu kadar olur.
Der;
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
23 Temmuz 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler
20 Temmuz 2024 Köşe Yazıları, Siyaset, Tüm Manşetler
16 Temmuz 2024 Genel, Köşe Yazıları, Tüm Manşetler
14 Temmuz 2024 Köşe Yazıları, Tüm Manşetler